#Turkish Literature
Quotes about turkish-literature
Turkish literature is a rich tapestry woven from the diverse cultural, historical, and linguistic threads that have shaped Turkey over centuries. It represents a profound exploration of themes such as love, identity, resilience, and the human condition, reflecting the unique blend of Eastern and Western influences that define the region. This literary tradition offers a window into the soul of a nation that has stood at the crossroads of civilizations, capturing the essence of its people's joys, struggles, and aspirations.
People are drawn to quotes from Turkish literature because they encapsulate universal truths and emotions with a depth and beauty that resonate across cultures and time. These quotes often carry a lyrical quality, offering wisdom and insight that speak to the heart and mind alike. Whether it's the poetic musings on love and longing or the philosophical reflections on life and destiny, Turkish literature provides a source of inspiration and contemplation. It invites readers to embark on a journey of discovery, where each quote serves as a beacon illuminating the shared human experience, fostering a deeper understanding and appreciation of the world and our place within it.
Eğer çok övgüye değer ve çok azizce bir şey yapmak istiyorsan, bir çocuğu mutlu et!
Spend time for yourself, walk in solitude, refresh your mind and body so that you can spend time for others and walk with them! Spend time for yourself!
Bir köpeğin arkasından,bir kolu dümdüz öne uzanmış koşturmak,köpeğin üzerindeki hakimiyetini kendine ve başkalarına göstermek için "Hayır"lı,"Aferin"li,"Yavrum"lu kısa cümleler kurmak bize göre değildi.Bir köpek sahibi olmak ancak salonumuzda bir piyano olsaydı mümkün olabilirdi!
Eko yapacak bir uçurumun kenarına gidip 'Fuck you!' diye bağırmak istedim.Sıkıntılı anlarda kullanılan bir deyim.Amerikan ingilizcesinde 'canın cehenneme' demek.
Anneannem bir insanı görür görmez anasını bacısına küfretmiyorsa ondan hoşlanmış demektir. Ekstradan bir şey söylemesine gerek yok.
İlişmek diğerini kendine oldurmak olmamalıdır. İlişmek kendini diğerine oldurmak da olmamalıdır. Bunu bana sen öğrettin.
Bir felsefeci ölü bulunduğunda akla gelecek ilk şüpheli elbette kafasındaki fikirlerdi.
Âdem ile Havva: Âdem ile Havva, yasak elmanın tadına varınca, farklılıklarını gördüler ilk defa. Utanıp incir yapraklarıyla örtmek istediler çıplaklıklarını. Ama birinde bir, ötekinde üç incir yaprağı vardı. Sayı saymayı da öğrenince, bir daha hiç aynı olamadılar.